11 Ağustos 2017

Gezi Notları | Halkidiki & Thassos - 3

Halkidiki ve Thassos tatilimizin 3. ve son bölümü ile merhaba!
Ailece yaptığımız bu seyahatimizin ilk yazısını buradan, ikinci yazısını ise buradan okuyabilirsiniz.

5. GÜN: Thassos'a uyandığımız ilk sabah kahvaltı yapmak üzere otelden ayrıldık. Güzel bir pastahane bulup; kendimizi böreklere, çöreklere bezedik. Eee karnımız o kadar şiş olduğuna göre artık denize doğru yol alabiliriz.

Yine neredeyse her gidenin ağzında, her gezi bloğunun rotasındaki ilk duraklardan biri Aliki Plajı ile güne başladık.
Sabah 11 civarı olmasına rağmen arabamızı park etmekte bile zorlandık. Her tatilde yanımıza mutlaka Dora'nın kangurusunu da aldığımız için, bize göre deniz kenarına yürümek çok da zor olmadı. Ama sadece bebek arabası ile seyahat etseydik -bence- o kıyıya inmekte biraz zorlanabilirdik
(Aşağıya arabamla inerim diye tutturanlar için bir restoranın otoparkı var. Biz de çıkarken gördük. 4 arabadan üçünün plakası yurdum insanınındı).


Anlamiko - Gezi Notları
Aliki Beach - Thassos

Aliki Beach'in sahili gerçekten çok güzel ve denizi de çok temiz. Gelin görün ki, o kadar popüler olmasından mütevellit vıcık vıcık! İnsanlar, şezlonglar ve şemsiyeler birbirine girecek kadar yakın. Şezlonglar da sahile o kadar yakın ki; bırakın çocukların kumda oynayacakları alanı, insanların ferah ferah denize girecekleri alan bile çok kısıtlı. Üstüne üstlük şezlongların hepsi ücretli. Ha bir de bu sahil Türkler tarafından o kadar benimsenmiş ki; sağınıza baksanız Türk, solunuza baksanız Türk. İnanın ben Bodrum'da o kadar Türk turistle bir arada denize girmiyorum.

İsmini şu an için hatırlamadığım aynı zamanda şezlonglarını da kullandığımız restoranın yemekleri ise her zamanki gibi çok lezzetliydi. Hatta Dora'ya etli dolma ve yoğurt yedirme fırsatını bulduğumuz için çok mutlu olduk. Yalnız restoranın sahibesi biraz sinirli bir bayandı ve kendi baktığı tüm müşterilere karşı son derece suratsızdı.

Şimdi diyeceksiniz ki; madem sevmediniz, neden orada kaldınız?
Valla inanır mısınız? Sırtta çocuk aşağı kadar inmişsin, terler boşanmış, bir de herkes deli gibi övmüşken (ki deniz gerçekten çok güzel) kalalım dedik. Ama siz siz olun, Thasos'a yolunuz düşerse burayı es geçin. İnanın bunun dışında milyon tane güzel sahili var.

Akşam üzeri ise otelimize çok yakın bulunan sahilde denize girdik. Saat 7 civarı artık turistler geceye hazırlık için otellerine gitmiş ve sahil yerlilere kalmıştı. İnsanlar getirmişler piknik sepetlerini, şaraplarını, peynir tabaklarını... Mis gibi sahilde gün batımına karşı keyif yapıyorlar. Kulağa bile ne kadar güzel geliyor değil mi? :)

Akşam yemeğimiz için ise Limenaria'ya gittik. Önce şöyle bir sahil turu yaptıktan sonra iyice acıkan karınlarımızı doyurmak üzere Limani Taverna'nın kapısından içeri girdik.


Anlamiko - Gezi Notları
Limani Taverna - Limenas / Thassos
Limani'de tavernanın iç kapısının önünde duran masada biri gitar, biri buzuki çalan iki beyefendi ile o harika çıplak sesi ile mikrofon kullanmadan şarkı söyleyen bir hanımefendi muhteşem Yunan müziklerini icra ediyorlar. Ortam o kadar keyifli ki, 2 yaşındaki minik Dora'cık bile ne kulaklarını ne de gözlerini alamadı sanatçılardan. Hal böyle olunca tüm restoran yemeği, müzisyenleri bıraktı. Şarkılara ellerini çırparak, la la la diyerek eşlik etmeye çalışan, şarkı bittiğinde "alkış" nidaları ile mini sahnedekileri var gücü ile alkışlayan kızımızı izlemeye koyuldu gülümseyerek. Masalardan bizden önce kalkanlar yanımıza geldi, eşimle bana iyi akşamlar, Dora'ya ise iyi eğlenceler dilediler. :) Siz düşünün...
Tüm bu tantanadan arta kalan zamanlarda ise harika bir yemek yedik. Hayatımda yediğim en güzel ahtapotu burada yedim! Yalan yok. Biz bu işi beceremiyoruz. Mürekkebini çıkaracağız diye canım hayvanların etlerini de lezzetlerini de öldürüyoruz. Halbuki komşu öyle mi? Asıyor askılara, kurutuyor güneş altında. Eti sert, lezzeti doyumsuz oluyor.


Anlamiko - Gezi Notları
Limani Taverna - Limenas / Thassos
6. GÜN: Bu sabah erkenciyiz. İlk durağımız Giola!
Giola aslında bir lagün yanı kıyı kordonun oluşmasıyla koyun denizden ayrılması ile oluşmuş bir göl. Denizi berrak mı berrak? Ama ortada çok ciddi bir sorun var! Gidiş yolu oldukça zorlu.
Önce araba ile tepecik bir bölüme gitmeniz gerekiyor ama o yol da bildiğiniz taşlı topraklı bir yol. Arabayı park ettikten sonra ise aşağı doğru keçi gibi kah toprak yolların kah kayaların üzerinden yaklaşık 2 kilometre yürümeniz lazım.
Evet. Yürüdük. Sırtımda kızım ile o lagüne indim!


Anlamiko - Gezi Notları
Giola - Thassos
Anlamiko - Gezi Notları
Giola - Thassos

Yolun yarısını da çıktım ama bir yerden sonra artık sıcaktan bayılacak hale geldiğim için taşıma görevini sevgilime devrettim.

Bugün gitsem yine Giola'ya gider miyim? Sırtımda yine Dora olsa bile, giderim.
Çok çok çok güzel gerçekten.

Günün ikinci durağı ise La Scala Beach. Koskocaman otoparkına gidiyor, arabamızı park ediyor ve şöyle bir etrafımıza baktığımızda yine Türk turistlerin bolluğuna şahit oluyoruz.

*** Burada bir öz eleştiri yapmak isterim. Biz annemizin karıncağızından araba ile doğmuş gibi hareket etmeyi pek seviyoruz. Sanki 2 gıdım yürüsek incilerimiz dökülecek. Zor gidilen güzergahların hiçbirinde Türk turiste sıklıkla rastlamamak üzüyor beni... Biz nerede otopark, popüler mekan oradayız. ***

Neyse...
La Scala hiç abartısız inanılmaz güzel bir sahile inşa edilmiş, son derece başarılı ve profesyonel bir müessese. Çalışanları pire gibi, yemekleri güzel, içecekleri güzel, hatta ve hatta meyveleri bile güzel.
Girişi ücretsiz, şezlongları ücretsiz. Sadece yediğinizi, içtiğinizi ödüyorsunuz.
Loca bölümlerinin çeşitlerine göre ücretleri değişmekle birlikte; maksimum ücreti ise yanlış hatırlamıyorsam 50 Euro gibi bir şeydi ama 10 kişi gittiğinizde gayet makul ve keyifli bir seçeneğe dönüşüyor.


anlamiko - Gezi Notları
La Scala - Thassos

Biz ilk gittiğimizde şezlonglarda yer yoktu. Bekleme salonu olarak adlandırdıkları 5 locası olan bir alana aldılar bizi. Eşim kızımla denize gitti, ben frappemi içtim. Aradan neredeyse yarım saat geçti. Açıkçası bizi unuttuklarını düşündüm. Sonra ilk konuştuğumuz görevli yanıma geldi ve şezlonglarımızın hazır olduğunu, arzu edersek geçebileceğimizi söyledi!
Şok geçirdim.
Samimiyetle söylüyorum, böylesine detay bir ilgiye şok geçirdim!

Aslında o gün başka plajlara da gitmeyi planlamıştık ama La Scala o kadar iyi geldi ki bize... Tüm günümüzü bu güzel plajda geçirdik ve hiç de pişman olmadık başka yerleri göremediğimiz için.
anlamiko - Gezi Notları
La Scala - Thassos
anlamiko - Gezi Notları
La Scala - Thassos

La Scala'da günü tamamladıktan sonra akşam yemeğimizi yemek için oğlak eti ile meşhur Panagia'ya gittik. Panagia yemyeşil mis gibi bir köy ve oraya ulaşmak için dağ tarafına doğru tırmanmanız gerekiyor.


anlamiko - Gezi Notları
Panagia - Thassos
Övdükleri kadar varmış bu Elena Taverna!
Her etten denemek için tüm aile bireyleri farklı sipariş verdik. Oğlak eti, kuzu eti ve tavuk eti. Abartmıyorum, böyle bir lezzet yok!
Benim yıllardır organik, köy tavuğu diye aldığım tavuk da hikayeymiş. Kimse kusura bakmasın.
anlamiko - Gezi Notları
Elena Taverna - Panagia


7. GÜN: Thassos'taki son günümüz... Ertesi sabah feribotla adadan ayrılacağız.
Bu sefer de adanın diğer tarafındaki başka bir plaja yani adanın en uzun kumsalına gidiyoruz.

Golden Beach!

Hakikaten adı gibi, altın gibi bir plaj karşılıyor bizi. Doğanın bu şekilde korunuyor olması bir lütuf olmalı!

anlamiko - Gezi Notları
Golden Beach - Thassos
Yine tüm planlarımızı iptal ediyor ve tüm günümüzü bu eşsiz sahilde geçiriyoruz.


Golden Beach'te de tesis bulunuyor ve bir şey yiyip içtiğiniz sürece şezlong ve şemsiyeler ücretsiz. 

Tabii seyyar donut satıcılarından istediğiniz gibi donut alıp yiyebilirsiniz. Benim gibi bir donut canavarı için bulunmaz nimet!
anlamiko - Gezi Notları
Golden Beach - Thassos
anlamiko - Gezi Notları
Golden Beach - Thassos
Frappesiz olur mu?
Akşam ise boşuna nerede yiyelim derdine girmiyor ve soluğu yine Limani Taverna'da alıyoruz. Artık mekan sahipleri kızımız sayesinde bizi tanıdığı için hemen buyur ediyor. Yine güzel bir yemeğin ardından, çat pat Türkçesi ile tatlı mekan sahibi ile güzel bir sohbet ediyor ve ayrılıyoruz tavernadan...

Tatilimiz ertesi gün feribota binmemiz ile son buluyor.

Biz çok sevdik bu tatili, şükrettik aile olduğumuza bir kez daha.

Ama doğaya verilen değeri kıskanmadan edemedik.


Güzel zeytin ağaçları... sizi şimdiden özledim. İyi baksınlar size, sağlıcakla kalın.

Alışveriş Notu: Mis gibi korunan bir doğaya sahip bu muazzam coğrafyada, doğal olarak bol bol arı var ve balcılık gelişmiş durumda. Satılan balların fiyatı hem uygun, hem de çok lezzetli. Biz dönerken çam, çiçek ve kekik balını çantamıza atarak döndük hatta hediyelik alışverişimizi de bal olarak yaptık. Bu saydıklarım haricinde ise bir çok bal çeşidi mevcut. 

3 yorum :

  1. Anlam'cım, çok güzel tatil yapmışsınız, bayıldım! Biz de 1 gece, 2 gün Selanik'teydik bu yaz. Deniz tatili planlayacak kadar çok vaktimiz olmadığından Çınar'ı gezdirdik sadece. İlk kez 2007'de gittiğimiz Selanik'e, insanına, kalitesine, kaliteli olmasına rağmen ucuzluğuna, her şeyine bayıldık! Önümüzdeki sene senin tatil notlarındna feyz alarak deniz tatilini de ailecek Thassos ve Halkidi'de geçirmeyi düşünebiliriz doğrusu! Çok öpüyorum!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selanik harika bir yer gerçekten! Thassos ve Halkidiki için şimdiden crossed my fingers for you, çok eğleneceksiniz! :)

      Sil
    2. Ay inşallah inşallah... ben de aynı ümitle bekliyorum :D

      Sil