30 Nisan 2016

İç Döküş | Anneler Günü Reklamları

Ben bir anneyim.
Henüz yaşını doldurmamış ufak bir bebeğim var ve bundan son derece mutluyum.
Dünyaya bir çocuk getirmek eşim ve benim aldığımız bir karardı, o çocuğun gökten zembille inmediği gibi ne ben ne de eşim bir mertebe atlamadık. 

Her yıl Mayıs ayının 2. pazarı kutlanan Anneler Günü'nün daha önce de hiç desteklemediğim çılgın tüketme düzenine, bu yıl geçireceğim ilk Anneler Günü'nde de inanmıyorum.

Hele televizyonlarda gördüğüm reklamlardan sonra iyice soğudum bu özel günden.


"Bazı" markaların her haltın annelerin etrafında döndüğü, annelerin ne muhteşem olduğu, ne mükemmel karar verdikleri, her şeyi ne kadar mükemmel yaptıkları reklamlarından nefret ediyorum.
Hem toplumu korkunç yanlış bir "Süper Anne" imajına sürüklediklerini, hem de Anneler Günü'nde mutlaka annelere bir şey alınması esastır, yoksa anneler çok üzülür algısını yerleştirmeye çalıştıklarına inanıyorum.



Hayır efendim. Benim anne olduğumu hatırlamam için bir güne ihtiyacım yok. O günde alınacak bir kazağa, tek taş yüzüğe, cep telefonuna, makyaj malzemesine ya da tavaya ihtiyacım olmadığı gibi bir buket çiçeğe de ihtiyacım yok.

Ben mükemmel değilim. Bir markanın ürününü alıp üzerime geçirdiğimde de değişen bir şey olmayacak. 

"Bazı" markaların anne olan kişilerin üzerine bu kadar oynamasını gerçekten çok rahatsız edici bulmakla birlikte, her reklamda "bir tek anneler bilirvari" söylemlerini de hayretle izliyor ve neden hiç anne olamamış, olmayı tercih etmemiş, çocuklarını kaybetmiş ya da hasretle beklemesine rağmen çocuk sahibi olamayacak insanların kalplerini bu kadar kırmalarına bir anlam veremiyorum.

Evet, zaman zor bir zaman. Her marka ürünlerinin tüketilmesini sağlamak için bir şeyler yapmak, rakibinin bir adım önüne çıkmak istiyor ama bir düşünün lütfen. Bu kadar ayrıştırıcı olmak yerine; daha kreatif bir bakış açısı ile (ki inanın böyle reklam dehalarımız var) birleştirici olmak daha şık durmaz mı?



Biraz empati...



1 yorum :

  1. Alkış size bende sosyal medya üzerinde bin bir duruma giren süper annelerden bıktım. Hep aynı kalem etek hep son noktaya kadar zayıf olma saçlar havalı bir örnek veya Mükkemmel anne rolu artık sıkıntı verdi:)

    YanıtlaSil