12 Mayıs 2014

Sağlıklı beslenme takıntısı!

Gerçekten böyle bir insanım.
"sağlıklı beslenme takıntılı"

İtiraf ediyorum: hiçbir zaman vücudunu çöplük olarak gören biri olmadım! Zaman zaman abuk subuk yiyeceklerle "hala" kendisini yorduğum doğrudur. Ama sadece arada bir...

Hayatımın çeşitli dönemlerinde ona aşırı yüklendiğimin de farkındayım ancak o günler çok geride kaldı. Kolanın tadını bile unutmuş biri olarak mayonezin artık gerçek anlamda midemi ağrıttığını söylersem hiç de yalan olmaz.

Genel olarak bakıldığında ise içeriğinde glikoz şurubu, trans yağlar bulunan hiçbir ürünü kullanmıyorum. Bu markette içinizin aktığı bir kekten uzak durmak anlamına gelse de, zor değil. İnanın zor değil.. insan kendini bir kez sağlıklı yeme düzenine alıştırırsa, dışında kalan tüm işlenmiş gıdalardaki yapaylık rahatlıkla hissedilir ve neticesinde rahatsızlık verir hale geliyor.

Beyaz undan üretilen çoğu gıdayı da tüketmemeye özen gösteriyorum. Öğünlerimde makarna, pilav yerine bulgur pilavı hatta siyah pirinçten yaptığım pilavı tercih ediyorum. Börek ve kek yapmaya evvel ezelden beri üşenen bir insan olmamın yanı sıra eşim de benim beslenme düzenimde bir insan olduğu için bu gıdalar zaten mutfağımızda hiç yer almıyor.

Sanmayın ki ben hayatımı salata ile geçiriyorum ve sürekli açım. Hiç de değil! Sabahları tereyağımı da yiyorum - ama en doğalından - gerçek etten yapılmış hamburgerimi de yiyorum, bulgur pilavımı da tereyağlı pişiriyorum... Yani doğal olduğu sürece her şeyden ama her şeyden canımın istediği gibi yiyorum.

Ne yazık ki bir beslenme ya da diyet listesi veremem çünkü ne bir diyetisyenim ne de beslenme uzmanı...
Sadece kendisine sonsuz saygı duyan, azıcık "takıntılı" biriyim. Hepsi bu.




Hiç yorum yok :

Yorum Gönder