Mısırcı Geldi!

Ben çocukken anneannem (bundan sonrası "anane" olarak geçecek) sokaktan mısırcı geçerken istediğimizde, "Onları çamaşır kazanında kaynatıyorlar! Pistir, kat'iyen almam!" derdi. 

Bu fikri nereden bulmuştu bilmiyorum ama şu yaşımda bile ne ben, ne ablam, ne de annem "acaba?" korkusu ile sokaktan mısır alamayız. :) Bakın almayız demiyorum, bildiğiniz a-la-ma-yız! Resmen hücrelerimize işlemiş ananemin çamaşır kazanı korkusu.:)

Neyse...

Sokaktan alınmıyorsa mısır yiyemiyoruz diye bir şey yok tabi... Yaz oldu mu her hafta pazardan alınan süt mısırlar pişiriliyor evde, biz de afiyetle yiyoruz.

Bugün alışverişte mis gibi mısırları görünce, zihnimde şimşekler çaktı! Ben de 2 kişilik minicik aileme mısır pişireyim diye düşündüm. Hem çok sağlıklı, hem de basit. Neden olmasın?

Mısırları koçan ve püsküllerinden ayırarak, resmin sağ tarafındaki gibi tertemiz hale getirin.

Mısırları ve birkaç koçanı yıkadıktan sonra düdüklü tencerenin içine atın. Üzerini 3 parmak geçecek şekilde su ekleyin.
Koçanlar "mısırların daha lezzetli olması için" der büyükler ve inanın onlar her şeyin en iyisini bilirler:)
Tencerenin düdüğü çalınca altını kısın ve 15 dakika daha kaynatın.
Her düdüklü tencere yemeğinde olduğu gibi mısır pişirirken de zaman dolunca hemen tencerenin kapağını açmayın. 5 dakika daha bekleyin.

İşte bu kadar basit!
Akşam yemeğim şimdiden hazır.

 Neden mısır?

- Tam bir vitamin deposudur. B1, B3, B5 vitaminlerinin yanı sıra patotonik asit, folat, niasin vitamini ile fosfor ve magnezyum içerir.

- Lif düzeyi yüksektir. Bu nedenle bağırsak geçişini düzenler.

- Doyurucudur.

- Lezzetlidir. :)

Afiyet olsun!